bildirgec.org

admin

11 yıl önce üye olmuş, 1894 yazı yazmış. 0 yorum yazmış.

Artıları ve Eksileri ile Masterchef Türkiye

admin | 31 March 2011 10:58

Yeni bir yarışma daha ekranda bizlerle buluştu. Yetenekli yemek yapma meraklılarının akın ettiği elemelerde o, bu, şu nedenlerden dolayı sona çok az kişi kaldı. Bu süreç hala devam etse de seyirci olarak tespit ettiğim artı eksiler oldu bu programda.

masterchef
masterchef

Bir defa, program öğretiyor ve hatta evinde yemek yapan bir usta birine bile ”vay be bu tarif de var mıymış?” ya da ”bu yemek de neyin nesi ilk defa görüyorum.” dedirtebiliyor diye düşünüyorum. İçi boş, eğitici olmayan bir program değil. İzlerken ayrıca yarışmacıların eforunu görüyorsunuz ve ruh hallerini hissedebiliyorsunuz. Yemek yapmanın ne denli zahmetli iş olduğunu anlıyorsunuz.

Projenin adı; MAVİ IŞIK 2

admin | 31 March 2011 09:33

Başbakanlık merdivenlerinden yukarıya doğru, başbakan genel sekreteri hızlı bir şekilde çıkmaktaydı. Yolu üzerinde hiçkimse yoktu. Çünkü herkes pencerelerden dışarıya doğru bakmaktaydı. Genel sekreter, başbakanın bulunduğu odanın kapısını bir kere vurup, gel sesini beklemeden içeriye girmişti. Başbakan Tâlât Özügüzel, açık olan televizyondan haberleri izlemekteydi. Haberleri sunan bayan spiker dünyanın her tarafında devasa silüetlerin, gökyüzünden insanlara seslendiğini anlatmaktaydı. Genel sekreter hemen söze başlamıştı.

Güneş’e Tutunmak

admin | 30 March 2011 14:05

Varlığını sığdıramadığım kalbim yokluğuna alıştı, ne tuhaf. Oysa sen gidersen yok olurum sanmıştım gidişinle, yaşananların üstüne attığın toprağın kokusu gibiydi seni götüren rüzgar. Üşüyordum ama soğuktan değildi bu titremeler, ellerim gittikçe küçülüyordu hayalimde tuttuğun avucunun içinde. Rüzgara inat terliyordu avuç içim, parmaklarımı hissedemez olmuştum içimdeki yangınla dışarıdaki rüzgar çatışınca. Yetmiyordu, ısıtmıyordu artık alevler, rüzgar hiç durmadan koşan bir çocuk gibi hızla dönüyordu etrafımda. Ne durdurabiliyordum onu ne de kaçabiliyordum ondan. Düğümlenen ayaklarım mıydı, yüreğimin çırpınışı mıydı beni kaçmaktan alıkoyan? Ne kadar acı verse de kurtulamıyordum gölgenin karanlığından.

Cebimizdeki kelimeler

admin | 30 March 2011 06:06

Bir kelime bu aralar dudağımda: “aşk”
Hayatın tam da bütününü kaplayan ve ansızın gerçekleşen. Zaaf ve mutluluk hali. İnsana yaşamayı sevdiren, olmazsa büyük bir boşlukta kalınan bir duygu patlaması. Uğruna savaşlar yapılan. Hatta uğruna ölünen yahut öldürülen bir saplantı. Doğru kullanıldığında sizi ölüme değin mutlu götüren. Kişilere göre farklılık gösteren…

Bir kelime bu aralar dudağımda: “ayrılık”
Bize yakışmayan, aslında olmasını da hiç istemediğimiz ama bir anda gerçekleşen. Zorunluluk ve gereklilik hali. Aşkın olmazsa olmazı, olmaması gerekeni ama hep içinde olan. İçinde hüznü barındıran, gözyaşlarıyla nihayetlenen bir acı koması. Bazen bile bile intihar, bazen de kafamıza sıkılan tek kurşun. Sonu hep acıyla biten ve “aşk” sonrası yaşanan…