Daha önce sizlerle paylaştığım Size flash’ı öğretecek 30 ders isimli bildirimde de dile getirdiğim üzere arbent.net adlı site, after effects‘e dair hazırlayacağını duyurduğu öğretici 30 ders yazısını nihayet hazırladı.. Dersleri sizlere sunmadan önce positive imzalı şurdaki bildiriye de ayrıca bakınmanızı öneririm.
Ayrıca After Effects’te yeni olanlar için de Emre ŞAN tarafından hazırlanan bu ve şu dersler muhakkak izlemeli.
merhaba arkadaşlar, öncelikle başlık biraz garip gibi ama başka birşey bulamadım 🙂 sitemiz textorizer basit ve eğlenceli bir yapıya sahip. öncelikle kullanmak istediğiniz resimi image bölümüne link olarak koyuyorsunuz. yani resminizi bir yere upload etmiş olmanız gerek. altındaki text kutucuğuna kullanmak istediğiniz kelimeleri sıralıyorsunuz. diğer kalan kısımları kendinize göre ayarladıktan sonra textorizer butonuna basıyorsunuz ve sonucu görüyorsunuz. resminizi text ile biçimlendiren eğlenceli bir site.
buradan örneklere bakabilirsiniz.
“Kadın ebedi istirahatgahında iken, durup dururken mortgage ödetmek de neyin nesi?” diyenler varsa şimdiden söyleyeyim; bu dünya çok tuhaf bir yer olmaya başladı. Çünkü Marilyn Monroe’nun Westwood Village Memorial Park mezarlığındaki üst komşusunun şu an hayatta olan karısına mortgage borcunu ödemesinde yardımcı olması muhtemel gibi görünüyor.
http://stranger-worlds.blogspot.com/2007/04/big-crocodile.html
Eski Türk filmlerinin meşur repliğidir; bedenime sahip olabilirsin ama ruhuma asla! Buradaki temel felsefe -her ne kadar içkisine ilaç katılıp yatağa atılan çıtırlar bu repliği felsefeden habersiz, bilinçsizce tekrarlasalar da- bedenin geçici, ruhun kalıcı olduğu inancıdır. Evet, beden çürür ölünce, çürür çürümesine de, ruh da uçar. Çünkü ruh uçucudur, varsa eğer! Yer edinmez yeryüzünde. Hacmi de ağırlığı da yoktur ruhun. 21 gram, sadece bir film öyküsüdür.
Ruh, diğer bir deyişle tin, sahip olabilme umudu taşıdığımız son noktadır benliğimizde. O yüzden önemlidir. O yüzden, gerçekten var olup olmadığı umurumuzda değildir. Bedenimizi, bedenimizin tüm gücünü (iş gücünü), yaratıcılığımızı ( düşünme gücümüzü), zamanımızı, sağlığımızı, kısaca her şeyimizi satın alan bir sistemin içinde, ruhumuza sahip çıkma ihtimali, tek umut gibi görünüyor.
CnetNews’in verdigi habere göre Venezuellalı bir teknisyen kablosuz bağlantı için yeni bir rekor kırdı. Network uzmanı Ermanno Pietrosemoli, El Aquila’da ki bir PC ile 380 km mesafedeki Platillon dağında bir PC arasında kablosuz ağ kurmayı başardı.
Bir önceki 308 km lik rekor, yeryüzü şekillerince engellenmemek için bir balon ve yeryüzünde bulunan bir PC arasında gerçekleşmişti.
Reuters’in haberine gore, Sony yonga (chip) fabrikasini Toshiba’ya satiyor. Play Station 3‘te kullanilan yuksek performansli Cell yongalarinin ve RSX grafik yongalarinin uretildigi tesise Toshiba 835 milyon Amerikan Dolari odeyecek. Ekim ayinda yaptigi aciklamada yuksek teknolojili yonga tasarimi ve uretiminin gerektirdigi buyuk yatirimdan cekilerek grafik sensoru yongasi uretimine agirlik verecegini aciklayan Sony’nin tesisi Toshiba’ya satacagi biliniyordu, ancak fiyat konusunda herhangi bir aciklama yapilmamisti.
Fiyat konusundaki aciklamanin Toshiba’nin HD DVD konusundaki faaliyetini durdurmasindan sonra gelmesi dikkat cekici.
dünyanın ilk solar enerjili şehri için güneş ışığından daha faydalı ne olabilir? babrock çiftliği olarak bilinen ve 17000 hektar alana sahip ve enerji ihtiyacı 300 milyon dolar olan çiftlik bunu 75 megawatt solar enerjili jeneratör ile karşılayacak.
inşaat bu yılın sonuna kadar başlamayacağı için şehir planlamacıları bazı fikirlere sahip, 19.500 ev, 20.000 iş, 6 milyon feet kare sanayi alanı ve 8.000 hektar yeşil ve solar enerji alanı..
ve şehir planlamacılarının nasıl vergi koyacağını çok merak ediyoruz…
daha fazlası burada...
Bugün NTV de saat 22:00 da 80 li yılların en iyi 80 parçaları diye bir program vardı, hemen hemen aynı saatlerde TRT1 de Aylaklar diye bi yerli film vardı. Yine aynı saatlerde TRT2 de Fatih Erkoç’un sunduğu Yankılar adlı program vardı ve Deniz Arcak konuktu. Deniz arcak’ın bu kadar iyi jazz söylediğine bugün şahit oldum. Ancak çok sinir olduğum bir durum vardı. Malum. Programların aynı saatlerde olması. Üç arada bir derede kaldım yani. Kumandadan gitti 1 yıllık ömür. Kumandayı sittir et gitti güzelim arşivlik programlar. Yok mu bunun bir çözümü? Birini izlerken diğerini divx formatında kaydedeceğim bir lüx var mı? Veya tavsiye ettiğiniz başka bir çözüm? Yardımcı olursanız sevinirim.
|A pair of brown eyes – the pogues | Ahu gözlerini sevdiğim dilber – neşet ertaş | all hung up in ilhayour green eyes – sandy posey | angel eyes – roxy music | bir gün mavi bir gün yeşil – hardal | blue eyes crying in the rain – willie nelson | brown eyed girl – van morrison | brown eyes – fleetwood mac | buğulu gözler – beyaz kelebekler | büyüleyen gözlerinle – özdemir erdoğan | dans ses yeux – serge reggiani | don’t let your eyes go shopping – nat king cole | ela gözlerini sevdiğim dilber – muharrem ertaş | eye communication – marianne faithfull | far away eyes – rolling stones | for your eyes only – sheena easton | göz göz değdi bana – ajda pekkan | göz göz göz – kenan | gözler – erol büyükburç | gözleri aşka gülen – şevket uğurluer | gözlerin – “>alpay | gözlerin – zülfü livaneli | gözlerin doğuyor gecelerime – zeki müren | gözlerinden bellidir – fikret kızılok | gözümde gizli yaşlar – atilla diye biri | green eyes – nick cave | haydi sil gözlerini – ilhan irem | in the eye – suzanne vega | kömür gözlüm – nur yoldaş | l’encre de tes yeux – francis cabrel | mavi mavi – ibrahim tatlıses | mühür gözlüm – ali izzet özkan | painted eyelids – beck | pale blue eyes – velvet underground | pin point eyes – the stooges | siyah gözlerin – tanju okan | swastika eyes – primal scream | the lies in your eyes – sweet | tired eyes – neil oung | yeşil gözlerinden muhabbet kaptım – serap mutlu akbulut | your eyes – the sundays | yorgun gözler – orhan gencebay | yazının asıl kaynağı roll dergisidir, bazı eklemelerle bu hale getirdim, eklemek istedikleriniz varsa alabiliriz.
