bildirgec.org

telgraf hakkında tüm yazılar

1859’da telegraflar elektriksiz çalıştı

axanc | 08 September 2009 12:06

bundan tam olarak 150 yıl önce 2 eylül günü, boston’da telgraflar elektriksiz çalıştı. yaklaşık olarak sabah saat 09:30 sularında operatörler hatlarda çok fazla gürültü olduğundan dolayı telgrafların çalışmasını sağlayan aküleri sistemden ayırdılar. ancak buna rağmen telgraf hizmeti herhangi bir şekilde aksamadı ve çalışmaya devam etti. o zamanlar böyle bir olayın neyden yaşanmış olabileceğiyle ilgili kimsenin bir fikri olmadığından dolayı olay medyada büyük yer kapladı ve hatta new york times’da yer aldı. bu elektriksiz çalışma yaklaşık olarak 1.5 saat sürdü. operatörler arasında şuna benzer konuşmalar yaşandı.

a: akü bağlantısını kestim, sesim nasıl geliyor?
b: ben de akü bağlantısını kestim ve halen daha çalışıyor, belki inanmayacaksın ama sesin eskisinden çok daha iyi geliyor.

(sesten kasıtları, “tık” sesleri oluyor.)

Anadolu Ajansı 2 – (1920-1925)

todesengel | 24 November 2008 17:23

Zor günlerden geçiyordu ülke,en önemli dönüm noktasındaydı.Savaştan zaferle ayrılırsa yeni bir başlangıç yapacaktı, hemde daha güçlü olarak.Ama kaybederse meçhuldü geleceği, belirsizdi olacaklar. Belki de öyle bir ülke kalmayacaktı artık yeryüzünde.

Zor günlerdi Anadolu Ajansı’nın doğduğu, faaliyetine başladığı zamanlar. Bir tarafta savaş, bir tarafta vatanına ihanet edenler, bir tarafta imkansınzlıklar, öbür tarafta ise vatanı korumak için canını ortaya koyanlar, varını yoğunu bu uğurda harcayanlar. Zordu tüm dünyaya karşı gelmek, ben daha ölmedim ve beni öldürneden bu vatana el süremezsin diyebilmek, tek başına kalsan da, hemde başka bir savaştan henüz yenik çıkmış ve binlerce vatan evladını şehit vermiş olmana rağmen.

Nathan Stubblefield’ın Cep Telefonu

kapuska | 11 July 2008 09:01

Radyo’yu kim icat etti diye sorsam, birçoğunuz doğal olarak Marconi diyecektir. Fakat bu soruyu Kentucky Murray’de birine soracak olursanız cevabı Nathan Stubblefield olacaktır. Bizim coğrafyamızda bu isim fazla bilinmese de Yeni Dünya’da efsaneleşmiş ve ancak yıllar sonra hakettiği saygıya kavuşmuş bir insandır Stubblefield.

Stubblefield Kentucky’nin çıkardığı ne en ünlü ne de en zeki adamdır. Ama 1892 yılında yapmaya başladığı denemeler olmasaydı bugün cep telefonlarımız da olmayabilirdi. Varsın olsun, yıllar sonra test ettiği teknoloji radyo sayılmayacaktı ama bu kavun çiftçisi girişimci Marconi’nin bile radyosunu keşfinden üç sene önce sesi kablosuz iletebilen bir telefon yapmıştı…

Nathan B. Stubblefield 1860 yılının 22 Kasım’ında dünyaya gözlerini açtığında Kentucky Murray de ABD’nin diğer unutulmuş kırsal bölgelerinden biriydi. 7 çocuklu Stubblefield ailesinin ikinci büyük çocuğu olan Nathan daha dokuzunda annesini, ondördünde de babasını kaybetmesiyle eğitimini tamamlayamamış, hayata erken atılmak zorunda kalmıştı. Ama çok meraklı olan bu çocuk Kentucky’nin kısıtlı imkanlarında eline ne geçerse okuyor kendini yetiştirmeye çalışıyordu. Çok değil, daha 20 yaşına basmadan kablosuz telefonu icat ettiğini söyleyecekti –ki o tarihte ne Tesla vardı ne de Marconi.

Bell telefonları Amerika’nın büyük şehirlerinde kullanılmaya çoktan başlamıştı, fakat Stubblefield, Murray gibi kırsal bölgelere altyapının ve bu cihazların çok geç geleceğini düşünüyordu. Bu yüzden bütün enerjisini kablosuz bir telefon icat etmek için harcamaya başladı. Çalışmaları meyve vermiş, 1892’ye gelindiğinde Stubblefield kablosuz telefonuyla özel gösterimler yapmaya başlamıştı. Kablosuzdu fakat radyo da denemezdi. Radyo dalgalarını kullanan Sir Oliver Lodge 1894’te kablosuz telgrafı icat ettiğinde sadece sinyal iletebiliyordu ama 1898’te aldığı patentten anlaşıldığı kadarıyla Stubblefield konveksiyon yoluyla olmasa da toprağı ve suyu kullanarak ses ve müzik iletimini yapmayı başarmıştı.

Dünden Bugüne İletişim

admin | 31 March 2007 14:02

Hep merak ettiğim bir noktadır bu iletişim. İletişim denen şey nasıl başladı?
İletişim bence insanların birbirleriyle konuşması sayesinde başladı büyük ihtimal. İnsanlar birbirleriyle konuşmaya başlayınca, duygularını, fikirlerini, düşüncelerini birbirlerine anlatmaya başladılar. Yalnız sözlü iletişim insanlar için yeterli değildi. Yakındakilerle konuşuyorlar yalnız uzaktaki insanlarla iletişim kuramıyorlardı. Sonra şu meşhur Kızılderili iletişimi denen dumanlı iletişim ortaya çıktı. Red Kit’te sürekli olurdu bu iletişim. Ardından posta sonra posta güvercinleri, altı iletişim falan derken Telgraf çıktı ortaya.

Telgraf Mucidi
Telgraf Mucidi

Telgraf nedir? 1830 yılında Joseph Henry elektriği teller vasıtayla uzaklara taşıyıp, uzaktaki zili çalıştırmayı başardı. Bu sayede telgraf orataya çıkmış oldu. İlk telgraf hattı ise 1843 yılında Washington ile Baltimore, Maryland arasına çekildi.

1891'deki Ana Telgraf Hatları.
1891’deki Ana Telgraf Hatları.

Teknoloji ilerledikçe iletişimde telefon, teleks, faks(belgegeçer), cep telefonu, e-posta ortaya çıktı.
1879 yılında Graham Bell, telefonu icat etti. Telefon, telgraf gibi iletişim sağlıyordu. Yalnız telefon ses enerjisini mekanik enerjiye, mekanik enerjiyi elektrik enerjisine çevirip sesi karşı tarafa aktarıyordu. Aynı taraftaki alette işlemi tersine çevirip sesi aktarıyordu.

En Sevdiğim Model.
En Sevdiğim Model.

Türkiye’de ilk telefon 1908 senesinde uygulanmaya başlandı. Kadıköy ve Beyoğlu santralları 1911 senesinde hizmete açıldı.
Ardından 1935 yılında telgrafın yerini yavaş yavaş teleks almaya başladı ki telekste telgraf gibiydi. Yalnız telekste telgraf gibi Mors Alfabesi kullanılmıyordu. Metin daktilo tarzı bir aparatla yazılıyor ve karşı tarafta metni kağıt üzerinde alıyordu.

Modern Teleks.
Modern Teleks.

Teknolojideki ilerleme devam ettikçe teleksin yerini fakslar(belgegeçerler) almaya başladı ki bu sefer artık yazı yazılmıyordu. Bunun yerine yazılı metin faksın(belgegeçerin) üstündeki yerden içine doğru bırakılıyordu. Kağıt mekanizmanın içinden geçtikten sonra karşıda aynı şekilde başka bir kağıt üzerinde çıkıyordu. Faks da(belgegeçer de) teleks gibi telefon hattı üzerinden bu iletişimi yapmaktaydı. Tabii bu sefer elektrik enerjileri tarayıcının yazıyı tarafıp aktarmasında kullanır haldeydi.
Teknolojiyle beraber telefon daha da ufaldı ve günümüz cep telefonları ortaya çıktı ki bu yüzyılda görüşmelerin daha çok görüntülü olacağı söylemleri de artmaya başladı (Özellikle 3G Teknolojisi’nin yayılmasıyla.).Teknolojini daha da ilerlemesiyle ortaya e-postalar çıktı ki e-postalar sayısal ortamda yazılan verileri kullanıcıların biribirine göndermesiydi. Elektronik postaların daha gelişmeye devam etmesi ve anlık iletişimin daha çok yaygınlaşması bugün elimizin altından ayırmadığımız ve bilgisayarlarımızın vazgeçilmez yazılımlarını ortaya çıkardı. Anlık iletişim yazılımları (MSN Messenger, Google Talk vs.), kullanıcıların sayısal ortamda görüntülü ve sesli konuşmalarını sağlıyordu. Özellikle yazılımların yerel dillerde olması kullanıcı sayılarını daha çok arttırdı. Hatta insanlar birbirlerine “Msn adresi” vermeye başladı. İnsan şimdi son 150 yılda iletişimin ne hale geldiğini görünce gerçekten şaşıyor. Ben şayet çok şaşıyorum. Dumanlı iletişimden anında iletişim yazılımlarına. İnsan zekası, yazıyı bulmakla kendini ve iletişimini bu noktaya getirebiliyorsa yakında ışınlanma yardımıyla bu iletişimlerininde pabucunu dama atmayı başarabilir. Hatta “Anda Yanında Bul.” bir şirket adı olabilir. Tabii ki “İti An Çomağı Hazırla” da rakip fırma ismi olur büyük ihtimal. Sağlıcakla kalın.

Google Talk, Messenger Tarzı Anında Haberleşme Sunuyor.
Google Talk, Messenger Tarzı Anında Haberleşme Sunuyor.

e-telgraf

Akrilik | 03 June 2006 14:18

ptt internet üzerinden telgraf gönderme uygulamasını başlatmış. şu an için ankara, bursa ve izmirden diğer bütün illere gönderilebiliyormuş. e-imza uygulamasına geçilene kadar sadece kutlama ve tebrik telgrafları kabul ediliyormuş.