bildirgec.org

sigmund freud hakkında tüm yazılar

Uyarıcı (Gerçek) Rüyalar

turritopsis | 29 December 2010 16:53

Akademisyen Behterev‘ın tanımına göre; rüya, geçmiş olayların günümüzle olan uyuşumudur. Sigmund Freud‘a göre de rüya; uyku sırasında, kişinin bilinçaltındaki düşüncelerinin, özlemlerinin ya da isteklerinin bir film şeridi gibi göz önünden geçmesidir. Yalnız anlatmak istediğimiz olguyu yansıtmadığı için bu tanımlar bize pek uymamakta. Çünkü anlatılacaklar gelecekle ilgilidir. Bu durumda bilim, gelecekle ilgili olmadığını, olanların da bir tesadüf olduğunu söylemektedir.

Tarihe bir göz atalım. Jül Sezar‘ın eşi Calpurnia kocasının bir sonraki gün öleceğini görmüş, uyarmaya çalışmıştır. Ancak tüm bunları duyan Brütüs bu hikayeye gülmüş, Sezar’ı da yanında götürmüştür. Hikayenin sonu bellidir…

Kanserle Oyun Oynayan Bilim Adamı: Sigmund Freud

admin | 30 January 2010 13:36

Sigmund Freud
Sigmund Freud

Doktor Sigmund Freud, tesadüfen ziyaretine gelen özel doktoru Felix Deutsch‘a, ağzındaki küçük şişi gösterdi. Kendince pek önemli değildi bu şiş, ama son zamanlarda onu oldukça rahatsız etmeye başlamıştı. Deutsch, sağ tarafta, damak ile çenenin birleştiği yerdeki şişkinliğin kanser olabileceğini düşündüğünde, elinde olmayarak sarardı, heycanlandı, ne diyeceğini şaşırdı.

Bu olay 1923 yılı Nisan ayında meydana geliyordu. Psikanalizin kurucusu Dr. Freud bu tarihten sonra 1939 yılı Eylül ayına değin yaşadı; 16 yıldan fazla bu hastalıkla korkunç bir savaş verdi. Kendisi ve yapıtlarını mahvedecek her türlü zorluklara, tehditlere, sevdiklerini kaybetmesine, hatta Nazi rejimi yüzünden memleketinden kovulmasına karşın, hiç durmadan çalıştı, ara sıra dayanılmayacak kadar ağır olan ağrılarına rağmen pes etmeden çalıştı.

SÜRREALİZMİN DAYANILMAZ İTİCİLİĞİ…

| 21 December 2008 12:19

SÜRREALİZMİN DAYANILMAZ İTİCİLİĞİ…
Boş bir sandalı dolduran gölge, ben miyim? Etraf zifiri karanlık ve sadece mehtabın yansıması ile ağaçların gölgesinde, sakin akan bir nehirde yol alıyorum. Puslu havanın sis dalgaları üzerime gelirken, nehir hızlanıyor ve küreklerin ağırlığı ellerime çöküyor, acıyor ellerim, çok acıyor. Kabaran nehrin sularında boğuşan pençelerimi artık hissetmiyorum. Beynimde çınlayan, göğün haykırması mı yoksa şelalenin gürlemesi mi, ayırt edemedim. Hiçbir şeyi ayırt edemiyorum, nehrin ejderha gibi dalgalarıyla kayalıklara çarpan sandal, yolun sonuna geliyorum. Birden bir ışığın belirmesi ile küçücük bir çocukken yaptığım resimlerdeki güneşin içinden geçiyorum, güneşin kavurucu sıcaklığı buz gibi olan yanağımı yakıyor. O da ne okyanusun tam ortası, nasıl geldim ben buraya derken sandal su alıyor. Masmavi bir su sızıntısı doluyor ayaklarımın altına ve ben yine üşüyorum. Kurtulmak için koyu maviye bakarken dipte beliren devasa gölge, soğuk okyanus sularını yüzüme çarparak bana bakıyor. Üç kollu, dişleri öne doğru ve yedi boynuzlu kamburumsu sırtı olan yaratık. Birde ortalık siyah beyaz kesiliyor gözüme ve gözlerim tabiri caiz ise yuvalarından çıkıyor, zıplıyorum ve birden açılan gözlerimle etrafa bakınıyorum. Kaybolmuştu yaratık, sağıma baktım birde soluma, kimseler yoktu etrafta. Bir oh çeken ben! sanki karşıki dağlar beni duyacak derken arkamdan gelen gürlemeyi duymuyorum, hayır duymayacağım. Dönemiyorum arkamı, bende tık yok, “nutkun mu tutuldu” diyeceksiniz ama tutulmamış, aniden dönecekken omzuma dokunan bir el üzerime doğru eriyor. Fakat dokunan el o kadar yumuşak ki bu yaratığın eli olamaz diye düşünüyorum. Birden gerçekten fal taşı gibi açılan gözlerim kapkaranlık odanın içine bakıyor. Yine mi diyecektim ki, “susadım” diyen bir sesle irkildim…

Evet, bu bir rüya idi, ama gördüğüm değil, yazdığım bir rüya.
Siz, hiç görmeden rüya yazmayı denediniz mi?
Hayata, hiç Sürrealist yaklaşanlardan oldunuz mu?

İstanbul’da Bir Sürrealist: Salvador Dali

WATERFAIRY | 22 August 2008 19:00

15 milyon dolarlık sanat bütçesinin yarısının ayrıldığı bu etkinlikten beklentiler çok büyük. Bizlerle ilk kez tanışacak olan bu sergiye katılımın da büyük olması bekleniyor. Salvador Dali sorunlu bir çocukluk yaşamış, menenjitten ölen kardeşinin ardından dünyaya gelmiş belki bu kayıp nedeni ile fazlaca şımartılmış ya da başka sorunlar yaşamış bir yetenek. Kendisi ile ilgili önemli olayları bilmek onun yaptığı resimlere farklı bakmanıza neden olabilir. Sonuçta histeri krizleri geçirerek dikkat çekmeyi başarabilecek kadar zeki bir çocuk olması bile onu farklı yapıyor. İçindekileri resimlerine yansıttığı için bilen gözlerle izlemek resimlerini gerçek anlamda anlamaya yardımcı oluyor.

Fikir Üreticileri Yahudiler

rivak | 25 April 2008 22:24

Fikir üreticileri yahudiler:

1-Evrim Teorisini bulan kimdir?
– Charles Robert Darwin (Yahudi)

2-Psikoterapi yöntemini bulan kimdir?
– Sigmund Freud (Yahudi)

3-Sosyalizmi çıkartan kimdir?
– Karl Marks (Yahudi)

4-Komünizmi çıkartan kimdir?
– Vladimir İlyiç Lenin (Yahudi)

5-Kapitalizmi çıkartan kimdir?
– Adam Smit (Yahudi)

6-İzafiyet Teorisini bulan kimdir?
– Albert Einsteine (Yahudi)

7-Dünya savaşları projeşini bulan kimdir?
– ………………… (Yahudi)

Mizojin – [Kadın Düşmanlığı]

Bijwen | 24 March 2008 23:10

Mizojin çok tartışılan bir terim. Dini, felsefi ve sosyal boyutu olması nedeniyle her an her yerde karşımıza çıkabiliyor. Tabii tartışılıyor olmasının asıl sebebi mizojinin kelime olarak “kadın düşmanlığı” anlamına gelmesi. Kadın terimi kavramsal olarak zaten bin bir türlü bakış açısı ile değerlendirilirken işin içine “düşmanlık” girince siz düşünün olayın boyutunu…

mizojini teriminin kökü yunancadan gelir. geyn=kadın ve miso=nefret kelimelerinden türetilmiştir.

Kadın düşmanlığı ilk etapta kişinin çocukluk gelişimi incelenerek ele alınıyor, Sigmund Freud bu durumu Oedipus kompleksine bağlar.

nietzsche’yi ağlatan film

fortinbras | 06 January 2008 16:45

galası 2007 yılında jarusalem film festival‘inde yapılmış olan, türkçeye nietzsche ağladığında olarak çevrilen when nietzsche wept isimli film,diğer uyarlamalarda olduğu gibi kitabı okuyanları pek doyurmayacak gibi dursa da eminim seyredenlere birkaç fikir verecektir. zaten yönetmenin de pek kaliteli filmlere imza atmadığını düşünürsek fazla bir şey beklememek gerekir.ayrıca filmde psikanalizin temel taşlarından biri olan sigmund freud‘u da seyretmek mümkün. bu filmi buradan , buradanve buradan temin edebilirsiniz.