bildirgec.org

kafka hakkında tüm yazılar

Franz Kafka üzerine.

vahitbaser | 28 February 2011 15:11

Franz Kafka
Franz Kafka

3 Haziran 1924’te son bulacak olan 41 yıllık hayatına 3 Temmuz 1883’te gözlerini açar Franz Kafka.Babası,taşralı bir Çek Yahudisi annesi ise varlıklı bir aileden gelen Yahudi bir Almandır. Hüküm (Das Urteil) ve Değişim (Die Verhandlug) eserlerinde yer verdigi baba tiplemeleri ve babasının okuma fırsatı bulamadıgı Babaya Mektup (Brief an den Vater) eseri babası ile olan ilişkisi hakkında bize ipucları verir.Cok hareketli ve guclu bir insan olan babasının karsısında,zayıf bunyesi ile kendisini zavallı ve caresiz bulan Kafka için babası hep bir korku kaynagı olmus ve giderek dışa kapanmasına neden olmustur.Kafka’nın ürkek,cekingen ve alcakgonullu kisiligini ise annesinden aldıgı düşünülür.

“Dünya’nın yeni bir resmini çiziyorsa bence o hikaye iyi bir hikayedir”

kahramancayirli | 31 August 2010 11:50

Önce nitelikli edebiyat dergilerinde ismini gördüğüm, ardından yayımlanan Hülya Saat isimli öykü kitabıyla gelecekte kendinden daha çok söz ettireceğini düşündüğüm bir genç yazar, Senem Dere. Sağ olsun, ricamı kırmadı, biz de bu sayede kendisini daha yakından tanıma fırsatı bulduk…

-İyi bir hikaye nasıl olmalı sizce?
-Zamanı, öncelik sonralık ilişkisini, mekanı parçalayan, eğip büken; böylece okuyucuda da devam edebilen, bulanık bir su gibi sürekli değişken görüntüleri içeren hikayeleri seviyorum. Ama buradaki bulanıklıktan bir anlaşılmaz olma çabası, bir tür sayıklama anlaşılmasın. Bana göre hikayedeki bakış ve bu bakışla oluşturulan atmosfer, hep aynı varsaydıklarımıza, gördüklerimize yeniden dönüp bakmamızı sağlıyor ve neticede Dünya’nın yeni bir resmini çiziyorsa bence o hikaye iyi bir hikayedir.

Shakespeare’in çizgiye dönüşümü

kermittin | 27 August 2009 11:26

Bu yazı NTV yayınlarının çizgi roman severlerine sunduğu Macbeth‘i gerek televizyonlardaki reklamlarından gerekse kitap evlerinde görmüşsünüzdür. Ben reklamlarda ilk gördüğümde bayağı bir şaşkınlığa uğramıştım. “Harika!” olarak nitelendirdiğimi hatırlıyorum. (hala alamadım ne yazık ki, öğrenciliğin gözü kör olsun!) Ardından Kafka’nın Dava’sını raflarda yerini aldı.

NTV yayınlarının çıkardığı Macbeth
NTV yayınlarının çıkardığı Macbeth

WOLF / İçindeki Kurtla Yüzleşmek

sahaf1976 | 16 June 2009 14:25

Eugene Ionesco‘nun Gergedan oyununu yada Kafka‘nın Dönüşüm‘ünü okuyanlar bilir.

Okumamış olanlar için iki eserin ortak noktasının altını çizmek gerekirse; dönüşüm herşeyin zıttıyla var olduğu dünyamızda zorunlu ve gereklidir. Fakat dönüşümün yönü ve içeriği sizin yazgınızı ve sizin yazgınıza bağlı olan insanlığın yazgısını da belirler.
İster Dönüşüm’ün kahramanı Gregor Samsa gibi dönüşen toplum değil de birey olsun, isterse Gergedan’ın Berenger‘i gibi bireyi kuşatan toplum akıl almaz bir dönüşüm yaşasın, sonuçta bireyi sadece yalnızlık ve acı bekliyor. Çünkü toplum denilen mekanizma aynı zamanda ve malesef kendine benzemeyeni öğütmek ve sindirmeye programlı bir makine gibi.
İş bu dönüşüm her zaman için yazılı ve görsel sanatlar’ın ilgi odağı olagelmiştir, Frankenştayndan Vampirlere, Zombilerden Kurtadamlara kadar sinema da bu dönüşümün envai çeşidini bulmak mümkün. Ancak bu tür filmler genellikle sonunda; yine dönüşüm yaşamış ve “tehlikeli” hale gelmiş “yaratığın” “öldürülmesi” ve WASP (white, Anglo Sakson, Protestan) erkeğimizin zaferiyle sonuçlanarak, dolaylı yoldan da olsa geçerli dünya düzenini ve genellikle kiliseyi kutsamış olur.

s(D)önüşüm

donakisot | 30 August 2007 14:26

sözlerimle göz süzdüm
gözlerimle söz verdim
ellerimi senden çektiğim yerde
akordu bozuk DO gamı
kuyruklu piyano
kuyruklu yalan

KOPya çektim de eski sevinçlerimden
sevgimi senden çekemedim
“KOP ya!” dedim de eski repliklerimden
sen beni çekemedin
akordu bozuktu tüm gamların
kuyrukluydu piyanolar
kuyrukluydu yalanlar
İNANAN bir AĞIRdım ben
sense hafif ve kalaBALIK
hal böyle iken
adım DEVEGOR soyadım SANSA
tragedya bu ya
türüm sudan çıkmış BALIK

ya da kızma bana KAFKA ha!
atalım üç-beş KAHKA-ha
ben Kanan Böceği
o Kuyruklu Piyano
geri kalan
kuyruklu yalan

muhteşem oldu
işte S(D)ÖNÜŞÜM!