bildirgec.org

kadın kokusu hakkında tüm yazılar

kadın kokusu

admin | 31 January 2010 13:23

On iki yaşındaydım. Bankonun önünde uzanan zakkumlar vardı. Boylu boyunca uzanırdı. Güzel kokardı. Lakin o kadar alışmışım ki o kokulara dikkatimi çekmezdi. O zakkumlara ince bir çizik atılır. Oradan yağı gibi bir sıvı akardı. Bir tarla zakkumdan bir avuç parfüm özü çıkardı. Benim için herhangi bir kokuydu zakkum. Taa ki…

Lisedeydim. Hayalimdeki kadın karşımda duruyordu. Evliydi. Hayallerim olamazdı. Otuzlarında. Bana göre epey olgun. Bedenine bakardım, bedenini ortaya çıkartan kıvrımlarına… Böyle bir karım olmalı derdim. Edebiyat öğretmenimdi. Edebiyata deli gibi çalışırdım. Kompozisyonlardan hep on alırdım, gözüne gireceğim ya… Aşıktım. Bir gün ona kavuşacaktım. Onun gibi birini bulacaktım. Dünyadan haberi olan, bedenine giysileri, diline cümleleri yakıştırmasını bilen, ayakları yere basan. Anladım ki, o zakkum kokuyordu. Tek bir koku vardı. Salt zakkum. Buram buram zakkum kokardı. Derin bir nefes çekerdim ciğerlerime, o gelsin diye içime. Zakkum dolardı içim. O zakkumdu. Benden başkası almazdı bu kokuyu.

Kadın Kokusu (Scent Of A Woman)

berguven | 04 January 2010 13:07

Emekli Albay Frank Slade görme özürlü olduğu için kendisine bir yardımcı tutar. Yardımcısı Charlie Simms eğitimine devam edebilmek ve tatilde ailesinin yanına gidebilmek için para biriktirmeye çalışan bir gençtir. Slade hafta sonu için özel bir plan yapar ve Charlie’yi de bu plana dahil eder. Güzel yemeklerin, güzel kadınların, şoförlü bir limuzinin ve New York’un en lüks otellerinden birisinde muhteşem bir suitin de dahil olduğu bu hafta sonu tatili ikili için zaman zaman histerik bir maceraya dönüşür. Ama maalesef bu plana bir de 45’lik dahildir. Bu tecrübe iki adamın hayatlarını sonsuza dek değiştirecektir.

En İyi Film, En İyi Yönetmen ve En İyi Senaryo dallarında Oscar’a aday gösterilen film, Al Pacino‘ya ilk Oscar’ını kazandırdı.

Konusu:
Charlie Simms (Chris O’Donnell) özel bir hazırlık okulu öğrencisidir, ama bu okulda çok az öğrenci bulunmaktadır. Charlie ise bu okulda burs sayesinde okumaktadır. Şükran günü tatili için bir iş bulmuştur işi ise bakıcılıktır. Bakacağı kişi bir Albay’dır (Al Pacino), kördür ve takıntıları vardır.

Koku

plakton | 21 December 2006 11:22

Cadde de sağlı sollu insanlar olsa da, günün bu saati için boş sayılırdı. Güne kapalı bir hava hâkimdi. Dünkü gibi, sebep bu olmalıydı. İnsanların çoğu saçak altlarından, vitrin önlerinden gidiyordu cadde üzerinde. Benim gibi birkaç densiz tanrının lütuf’u sayılan yağmura aldırmadan caddenin ortasından yürümeyi sürdürüyordu. Diğerlerinin düşüncesi yağmura basmamak, tanrıyı kızdırmamak mıydı acaba. Aslında hızlı ya da çok yağdığı söylenemezdi. Yatık incecik Ahmakıslatan dedikleri, küçük damlalarla dökülüyordu şehrin üzerini kaplayan bulutlardan.