bildirgec.org

hitler hakkında tüm yazılar

Bir Avusturya Vatandaşı – Adolf Hitler

cybersh0t | 26 April 2011 13:01

Kimilerine göre tarihin yetiştirdiği ender zekalardan biri… Kimilerine göre ise vahşetin ve barbarlığın insan halindeki görüntüsü…

Elbette I.Dünya Savaşı’nın onbaşısı, II.Dünya Savaşı’nın mimarı olan Adolf Hitler’den bahsediyorum.

1889 yılında Avusturya’nın Branau kasabasında dünyaya gelen Hitler, memur emeklisi bir çiftçinin ve ev hanımı bir kadının oğludur. Hayatın sillesini daha 13 yaşında amansız bir hastalık yüzünden babasını, 16 yaşında da aynı hastalıktan annesini kaybederek yedi. Orta öğrenimini bitirmeden çok iyi çizim ve resim yaptığı için Viyana Güzel Sanatlar Akademisi’ne gitmeye karar verdi. Sarsılmaz bir iradeyle geldiği Viyana’da ne yapacağını bilmiyordu. Resimde ne kadar yetenekli olsa da Akademi sınavında başalılı olamadı. Bu haber onu yıldırım gibi çarpmıştı. Bütün hayallerinin yıkıldığını zannediyordu. Fakat bir iki gün sonra akademiyi unuttu ve kendini bir mimar olarak görmeye başladı. Ancak bu iş o kadar da kolay olmayacaktı. Hitler mimarlık için gerekli olan temel eğitimi almamıştı.

İSSİZLİĞE ÇÖZÜM ÖNERİSİ:TÜM İSSİZLERİ GAZ ODALARINA ATIN BİTSİN BU İŞ

suleceizler | 12 September 2010 14:18

Günümüzün en önemli sorunu nedir?İssizlik.Ya arkadaşlar düşündüm bende bir çare buldum.Hem bu çare ile her ay her ay issizlik yüzdesi de çıkarılmasına gerek kalmayacak.Öyle kpss falan gibi sınavlar yapılmasına da gerek kalmayacak.Herkes yollarda ben issizim diyerek devlet büyüklerinin,parti başkanlarının,yakınlarının kapısınıda aşndırmayacak.İssizlerde sürüm sürüm sürünmeyecek.Çünkü çözüm bulundu.Ta ta tatammm.Çözüm zaten adamakıllı değil ,hiç bir şekilde yaşayaman issiz vatandaşım sana müjde.Artık ne kadar issiz varsa toplatılacak ve gaz odalarına alınacak.Orda bir güzel imha edildikten sonra ülkede issiz kalmayacak.Çünkü hepsi zaten yok edilecek.Bütün diğer milletlerde aman ne güzel ülke issizlik yok diyecekler.Bir sürü aferin alacağız.Ama işte bu durumun da kötü bir yanı var nüfusumuz oldukça bi azalacak.Olsun önemli olan issizlik sorununu çözmek değil mi.İşte çözüldü.Hitlerin gaz odaları modeli tam issizlere göre.Kaldırın ortadan onları sorun bitsin.Zaten insancıklar yaşarken ölü durumundalar.Ya atın işsizleri bitsin bu işkence di mi ya?

HİTLER’İMSİ…

teacher07 | 04 June 2010 17:28

Kendini ait olduğu toplumun yerine koyarak, ben demmek toplum demek diyerek kararlar almak…

Kumar oynarcasına kararlar almak, sonuçta yenilmek…

Sınırlı tahsili ve tecrübesi olduğu halde, kendine her şeyi bilen havası vermek…

Eleştiriye tahammül edememek…

Hür basına ve hür yargıya tahammül edememek…

Orduyu kendi aleti olarak görmek…

Tek hedefi güçlü olmak, güçlü görünmeye çalışmak…

Yalnız olduğunu, mağdur olduğunu yinelemek…

Mussoli’nin Son Günleri

hasilikelam | 20 April 2010 09:39

2.Dünya Savaşı sırasında İtalya’nın başbakanı olan ve Alman lider Hitler ile birlikte Faşizmin en önemli uygulayıcılarından olan tam adı ile yazacak olursak Benito Amilcare Andrea Mussolini, basit bir İtalyan ailenin çocuğu idi. Mide ülserinden oldukça muzdarip olan Mussolini bu rahatsızlığından dolayı günlerce kıvranırdı. Oldukça aksi ve somurtkan bir yapıya sahipti. Fakat tüm bu olumsuz özelliklerine rağmen kendisine verilen muhteşem sıfatını etrafına benimsetmişti.
2.Dünya Savaşında İtalyan kuvvetleri, Balkanlarda ve Kuzey Afrika’da yenilgiye uğramıştı. İtalya’nın müttefiki olan Almanya ise şiddetli çarpışmalarla savaşa devam ediyordu. İtalyan liderler gidişatı gördükleri için artık savaştan vazgeçmek istiyorlar, barışı sağlayabilmek için bir takım kararlar alıyorlardı. Ancak İtalyan liderlerin barışı sağlamaya yönelik bu kararlarına Mussolini şiddetle karşı çıkmakta idi. İşte bu nedenle Mussolini’yi yerinden uzaklaştırmak için ona karşı çeşitli komplo ve suiskastlar düzenleniyordu.

İtalyan Büyük Meclisi o sıralarda toplandı ve Mussoli’nin aleyhine bir karar aldı. Bu karara göre; güven oyu olmaksızın Mussoli’nin idaresindeki bir savaşa asla girilmeyecekti ve meclis onun istifasını istiyordu. Oylama yapıldı ve oylama sonuçları Mussoli’nin aleyhine idi.
Mussolini aleyhine alınan bu meclis kararından sonra ülke kurallarına göre Mussoli’nin derhal tutuklanması gerekiyordu.
Bu meclis kararının ardından Mussolini, dönemin Kralı Victor Emmanuel III‘ü ziyarete gitti. Bu ziyaret sırasında Mussolini etrafta hiç barışcıl bir hava olmadığını hissediyordu. Alışılmışın dışında etrafta daha çok polis vardı.

Kral  Victor Emmanuel III
Kral Victor Emmanuel III

Mussolini ile Kral Victor Emmanuel III karşılaşınca söze ilk başlayan Mussolini oldu. İtalyan Büyük Meclisi’nin kendisinin istifasını istemek gibi bir yetkisinin olmadığını Kral’a söyledi. Kral’a savaşın mutlaka devam etmesi gerektiğini anlattı. Kral Victor Emmanuel III, Mussoli’nin bu sözlerine sinirlendi ve şöyle dedi:
-“Bu ülkede en çok nefret edilen insan kim biliyor musun? Sensin. Kuzeydeki İtalyan birlikleri “Alpini’nin katili Mussolini kahrolsun” şeklinde naralar atıyorlar, onları da duymadın mı” dedi.

Kanserle Oyun Oynayan Bilim Adamı: Sigmund Freud

admin | 30 January 2010 13:36

Sigmund Freud
Sigmund Freud

Doktor Sigmund Freud, tesadüfen ziyaretine gelen özel doktoru Felix Deutsch‘a, ağzındaki küçük şişi gösterdi. Kendince pek önemli değildi bu şiş, ama son zamanlarda onu oldukça rahatsız etmeye başlamıştı. Deutsch, sağ tarafta, damak ile çenenin birleştiği yerdeki şişkinliğin kanser olabileceğini düşündüğünde, elinde olmayarak sarardı, heycanlandı, ne diyeceğini şaşırdı.

Bu olay 1923 yılı Nisan ayında meydana geliyordu. Psikanalizin kurucusu Dr. Freud bu tarihten sonra 1939 yılı Eylül ayına değin yaşadı; 16 yıldan fazla bu hastalıkla korkunç bir savaş verdi. Kendisi ve yapıtlarını mahvedecek her türlü zorluklara, tehditlere, sevdiklerini kaybetmesine, hatta Nazi rejimi yüzünden memleketinden kovulmasına karşın, hiç durmadan çalıştı, ara sıra dayanılmayacak kadar ağır olan ağrılarına rağmen pes etmeden çalıştı.

zenginler treni-Orient Ekspres

nazokiraze | 13 January 2010 10:19

Görüp görülecek en lüks uzun yol treni 4 Ekim 1883 tarihinde yola çıktıgında insanlar Sirkeci’den Paris’e kadar süren uzun yolculugun tadını çıkaracakları için oldukça hevesliydiler.Çünkü bu tren aristokratlar, politikacılar, ünlüler için bulunmaz Hint kumaşıydı. O dönem insanın içini sıkan uzun yolculuklar bu tren sayesinde artık lüks birer gezici otelde tatil tadında olacaktı.Orient Ekspres seferlere başladıgı zaman İstanbul’a gelişi dört gözle beklendiği için Sirkeci Garı yapımına başlandı.

KÜRT AÇILIMI VE HİTLER

antiemperyal | 23 October 2009 09:47

C.Eren ÇELİK

Açılım dendi, saçılım dendi işte bugün gelinen noktada 34 tane PKK’lı geldi, bu PKK’lı grup serbest kaldı, 2 gün boyunca mitingler düzenlendi, gövde gösterisi yapıldı.

İşin en ama en garip ve acı yanı şu ki; İçişleri Bakanı bu teröristlerin Türkiye’ye girişlerinin hukuki zemininin “etkin pişmanlık yasası” olduğunu ifade ediyor ancak gelen teröristlerden (yoksa barış elçisi (!) mi demeliydim ?) hiç birisi “etkin pişmanlık yasasından” yararlanmak istemiyor. Sebep olarak da pişmanlık duyacakları bir şey yapmadıklarını ifade ediyorlar.