bildirgec.org

deniz hakkında tüm yazılar

Battleship

emsvizyon | 18 April 2012 22:01

hayalet kasabaya dönmüş olan bilimkurgu blogumuz ucan daireye geç bir bildiri daha 🙂 Battleship.

Önümüzdeki ay gösterime girecek olan aynı adlı oyunundan yola çıkılarak yapılmış
Battleship‘in yönetmeni Peter Berg, başrollerinde ise;
Taylor Kitsch
Alexander Skarsgård
Brooklyn Decker
Rihanna
Liam Neeson
ve
Tadanobu Asano
yer almakta.

konuya değinirsek, başka bir güneş sistemindeki yaşanabilir bölgede bulunan ve ayrıca üzerinde zeki yaşam olduğunu düşündükleri bir gezegene “selam” sinyali yollayan bilimcilerin aldıkları cevap, gönderdikleri sinyalden biraz daha güçlüdür diyerek, 19 adet Battleship videosunun linkini verip yazımı sonlandırayım efenim 🙂

Pupa Yelken

mavilikler | 24 August 2011 16:25

Suçluydu yine. Kaşlar kalkmıştı havaya, çocukluğundaki gibi çaresiz bırakmıştı onu yine. O iki çizgiye karşı duramaz mıydı bu kez? Birkaç saniye önce annesinin yüzünde her zamanki konumlarındayken, kendisi yine aynı insandı. Ne hoş akisler bırakıyordu sesi odanın her yerinde. Mutlu bir ses çoğalmak istiyordu gitgide, bu yüzden böyle yankılar yapıyor, sanki diğer odalara da duyurmak istiyordu kendini.

Başka bir şehirde, başka sokaklardan geçip oralarda bir yerde denizin olduğunu bilerek sabahları ekmek almaya gideceği, gemileri, uzakları, martı çığlıklarını düşünerek her şeyi bir kıyıdan bakar gibi bir parça uzaktan izleyerek keyifle çayını yudumlayabileceği bir yaşamdan söz ediyordu az önce.

Ağlatan Kadın

mavilikler | 01 July 2011 21:09

Korkuyor muydu? Belki… Ama bu çarpıntı var ya, yaşıyorsun diyen, her şeyi göze aldıracak kadar güçlü kılıyordu onu. Vicdansız damgası yemeye bile katlanabilirdi kalbi böyle attıkça. Adam eşinden boşanacaktı işte! Kime neydi ötesi? Yasını mı tutacaktı bir de el alemin kadınının. Şu iğde kokusunu yeniden duyabiliyordu ya, gerisi küçücük bir nokta bile etmezdi. O masayı kendisi seçmemişti ki! Tam karşısına aşkın kuruluvereceğini ve denizin esintisini ta en derininde hissettireceğini kim bilebilirdi?

Deniz ordaydı şimdi. Sağındaki yerinden ayrılmış, tam karşısındaki masaya yerleşmişti. Medeni durumunu sorgulayamayacak kadar afallamış bir halde şimdiye dek nerelerde olduğunu soruyordu ona gözleriyle yüzlerce kez. Adam duymuştu soruyu. Hemen cevabı vermek üzere yaklaşmaya başlamıştı kendisine. Ve o andan itibaren değerler sistemi altüst olmuştu. Yuva yıkan kadın tanımlamasında epey bir düzenleme yapması gerekecekti bundan sonra. Eğer o kadınlardan biri olduğunu kabullenmek istemiyorsa yuva yıkmanın kapsamını epey bir daraltmalıydı ki kendisi dışarıda kalabilsin…

Dişi Sinek

mavilikler | 10 June 2011 11:04

“Deniz olan bir yere gitmek istersin sanmıştım.”

Bir sitem mi saklıydı sesinde? Her zamanki anlayışlı koca ifadesini azıcık da olsa gölgeleyen o şey herneyse cansıkıcı bir şey olmalıydı.

Meltem kocasını iyi tanımanın verdiği sezgiyle sesteki bu çatlamanın daha büyük çatlamalara yol açabileceğini anladı ve en tatlı sesiyle “Hayatım, istersen gidebiliriz.” dedi.

Bikinili kızlar hayalinde resmi geçit yapsalar da o şimdi gerçek bir dünyanın tam ortasındaydı. Gerçek şeylerden söz etmeliydi öyleyse. Gölgelerle savaşmaya niyeti yoktu.

Uyanık Kalp!

Cali Kusu | 19 May 2011 10:52

Tuhaf bir tebessüm var yüzümde. Anlayamadım. Her gördüğüm insan acayip acayip bakıyor bana. Oysa gülümsüyorum ben ne var ki bunda? Üstelik tebessümüm rahatsız edicide değil. Kendimce, basit ve yerinde… Anormal bir durum varmış gibi, birazda acır gibi bakıyorlar bana. Sinirlerim geriliyor o an. ‘Ne ye bakıyorsun lan’ diyesim geliyor. Fakat tutuyorum kendimi. Sıkıyorum dişlerimi kıracak gibi. Ya sabır deyip ve eğip başımı devam ediyorum yürümeye. Biraz yürüdükten sonra ayaklarım ağırlaştı. Adımlarım yavaşladı. Daha isteksiz yürüyorum şimdi. Yorgun gibi. Hasta gibi. Ölü gibi. Ölür gibi…

Ara ara hayaller kuruyorum ve ayağımın altındaki karıncayı ezmekten vazgeçiyorum. Kırılıverir kolu bacağı. Daha nasıl kalksın ayağa. Nasıl taşısın sırtındaki buğdayı! Çekiyorum ayağımı geçip gidiyorum kıyıdan köşeden. Hem zaten günah defterimde doldu. Melekler ellerine ayaklarına yazar oldu. Derste tahtayı sekiz defa dolduran hocaya küfrettiğim gibi küfrediyor melekler bana. Yeter diyorlar. Yeter Allah aşkına! Yazacak ne kalem kaldı nede sayfa…

Cuma Pazarı

soylemedengecemicem | 18 May 2011 16:36

Her hafta coşkusunu mahalleye taşıyan “Cuma Pazarı” her nedense hoşuma giden bir kaos yaratır. Cuma namazı kılmak için pazarın dibindeki camiden taşanlarla, ekmeğini taştan çıkarmak için malının ismini çığıran pazarcılar birbirine karışır. Maddi ve manevi dünyanın telaşı aynı mekanda yaşanırken, pazarlık yapmaya çalışan turistlerle, çekirdekten yetişen minik pazarcılar en asık yüzü bile güldürür.

Kaynatılmış süt mısırın kokusu insanı dinden imandan çıkartır. Pişmemiş mısırın kilosu da iki liradır, kaynamış mısırın tanesi de… Gelgelelim o bir koçan mısıra iki lira verilir. Sıra asıl alınması gerekenlere gelir.

Herkese Denizaltı!

Beacool | 07 May 2011 23:01

Herkese Denizaltı!!!

Personal Submarine Triton 1000
Personal Submarine Triton 1000

Zenginliğin sınırı yok. Dünyada alınabileceklerin de. Her ne kadar “para ile saadet olmaz” tadında bir ülkede yaşasak da ülkemizin başındakilerin hiç öyle halleri yok. Ha ne diyorduk? Zenginliğin sınırı yok. Motorunuz olabilir, arabanız, yatınız, eviniz, villanız hatta uçağınız (belki de uçan deniz aracınız) olabilir. Ama kaçınızın bir denizaltısı var?

Dünya’ nın Başına Gelenler

tekkita | 01 May 2011 14:42

Dünya da Gerçekleşen Bazı Olaylar Dünya önceden tek bir kıta ” Gondwana ” ve tek bir okyanus ” tetis ” den oluşan bir bütünden ibaretti.

Zamanla dünyanın içinde oluşan durdurak bilmeyen faaliyetlerden dolayı dünya parçalandı parçalandı parçalandı… ve bugüne geldi. O kadar fazla oluşum gerçirdi ki dünya, başına gelmeyen kalmadı. Meteor çarpmaları, sayısız güneş tutulması, büyük buzul çağları bir çok okyanusun oluşumu ve kaybolması, bir çok kıtanın oluşumu ve kaybolması.

Doğa severlere muhteşem bir panoramik gezi.

bithikotsis | 14 April 2011 15:46

Dağ, deniz, ova, bayır, göller, ormanlar, kısacası doğa ananın kendini gösterdiği her yere muhteşem bir panoramik gezi tadında düzen planlanmış. Siteye girdiğiniz zaman, farenizi sağa, sola, yukarı, aşağı istediğiniz yöne sürükleyerek bu geziyi gerçekleştirebiliyorsunuz. Ayrıca istediğiniz fotoğrafın üstüne tıklayıp daha yakından bakma imkanınız var.