bildirgec.org

jeanne tripplehorn hakkında tüm yazılar

Sliding Doors – Rastlantının Böylesi (1998)

padmess | 15 November 2011 15:15

Uyanırız, işe gitmek için hazırlanırız, evden çıkarız ve metroya bineriz. Pekiyi ya birgün bu rutin giden eylemlerden birinde bir küçük değişiklik olursa ve metroyu kaçırırsak ne olur?

Zamanlama mı, kader mi, paralel evren mi demek istersiniz bilemem ama Sliding Doors tam da hayatımız ile ilgili minik ama bütünün şeklini değiştiren etkiyi konu alıyor.

Helen çalıştığı Halkla İlişkiler şirketinden kovulur ve evine herzamankinden daha erken gelir. Bir anda hayatındaki kapılar kayar; metroyu kaçırmasaydı neler olurdu ve metroyu kaçırdığı için neler oluyor Helen’in hayatında, iki ayrı kapının deliğinden bakmaya başlarız.

The Firm (1993)

queennothing | 03 July 2011 23:25

1934 senesinde Amerika’da dünyaya gelen yönetmen Sydney Pollack, kariyeri boyunca 30’dan fazla yapıma imza attı, iki Oscar ödülü kazandı ve 2008 senesinde aramızdan ayrıldı. Yönetmenin 1993 senesinde çektiği “The Firm” (Şirket) adlı eserinde üç defa Oscar adayı olan Amerikan aktör Tom Cruise, Amerikan aktris Jeanne Tripplehorn, iki Oscar Ödüllü aktör Gene Hackman, dört defa Oscar’a aday gösterilen Amerikan aktör Ed Harris, Amerikan aktris Holly Hunter, Hal Holbrook, Wilford Brimley, Terry Kinney, Barbara Garrick, Tobin Bell, Jerry Weintraub, David Strathairn ve Gary Busey gibi isimler rol alıyor. 42 Milyon Dolar gibi bir bütçeyle çekilen yapım, dünya çapında 260 Milyon Dolarlık bir hasılat elde etti. En İyi Kadın Oyuncu ve En İyi Müzik dallarında Oscar adayı olan film, John Grisham’ın kitabından uyarlandı.

Waterworld (1995)

queennothing | 05 May 2011 15:18

1952 doğumlu Amerikan sinemacı Kevin Reynolds‘un yönetmenliğini yaptığı post-apokaliptik sinema filmi “Waterworld“, 1995 senesinde gösterime girdi. Senaryosu Peter Rader ile David Twohy tarafından yazılan film, 175 Milyon Dolar gibi bir bütçeyle Amerika’da çekildi. İki Oscar Ödüllü Amerikan aktör Kevin Costner‘in başrolünde yer aldığı filmde Jeanne Tripplehorn, Dennis Hopper, Jack Black, R.D. Call gibi isimler de rol alıyor.

Grey Gardens (2009)

queennothing | 02 March 2010 14:19

1917 – 2002 tarihleri arasında yaşamış olan Edith Bouvier Beale‘nin hayat hikayesini anlatan TV filmi “Grey Gardens“, 2009 senesinde HBO‘da yayımlandı. İki dalda Altın Küre Ödülü kazanan filmde Amerikan aktris Drew Barrymore, iki Oscar Ödüllü aktris Jessica Lange, Jeanne Tripplehorn, Arye Gross, Justin Louis, Daniel Baldwin, Louis Grise, Joshua Peace rol alıyor. 1975 senesinde çekilen “Grey Gardens” adlı belgeselin çekim zamanını, öncesi ve sonrasını; anne – kız Edith’in (her ikisinin de adı Edith idi) yaşamlarını anlatan film, Emmy Ödüllü sinemacı Michael Sucsy tarafından yönetildi.

Başarılı bir şarkıcı olan Edith, ne yazık ki artık yaşı başı geçmiş bir kadın olarak görülmektedir ve önce kocası, sonra kızı tarafından yalnız bırakılınca, hayata dair pek çok gerçeği fark etse de, kendini savunmaya devam edecektir. Kızı Eddie ise New Yrok’a gidip aktris olabilmek için uğraşırken, evli bir adamla ilişki yaşamaya başlar. Annesinin de tecrübeleri üzerine genç Eddie, kırıcı bir şekilde terk edilir ve tekrar annesinin yanına, kasabaya döner. Aktris olma hayalinden vazgeçen genç kadın, annesinin hastalanmasıyla nerdeyse tüm hayatından vazgeçecektir.

Bol erotizm + bol gizem = ”Basic Instinct (Temel İçgüdü)”

gorcun | 06 June 2009 10:05

Basic Instinct
Basic Instinct

Paul Verhoeven’in kara film şaheseri Basic Instinct (Temel İçgüdü) 1992 yılında çekilmiş. Gerilim ve erotizmdolu bu film kanlı bir cinayet sahnesiyle açılır. Yatakta sarışın partneri tarafından buz kıracağıyla öldürülen Rock yıldızı Boz’un (Bill Cable) kurban olduğu bu cinayeti araştırmak dedektif Nick’e (Michael Douglas) düşer.
Dedektif Nick ve ortağı (Wayne Knight) araştırmaları sonucunda Boz’un birlikte olduğu kız arkadaşı Catherine Tramell’e (Sharon Stone) ulaşırlar. Tramell son derece çekici ve etkileyici bir yazardır. Yapılan soruşturmadan sonra Tramell’den etkilenen Nick onunla yakınlaşır ve ilişki yaşamaya başlar. Bu zaman içerisinde bir cinayet daha işlenir. Cinayetler, Tramell’in yazdığı kitaptaki şekilde işlenmektedir.
Bu durumu farkeden polis psikaytristi aynı zamanda Nick’in eski sevgilisi Beth (Jeanne Tripplehorn), şüpheli konuma düşen Tramell’den uzak durması için Nick’i uyarır.

Basic Instict
Basic Instinct

Tramell’in lezbiyen sevgilisi Roxy’de (Leilani Sarelle) işin içinde olunca bu karışık ilişkiler Nick için dahada çözülemez bir hale gelecektir. Film başarılı bir polisiye gerilim olmasının yanı sıra oldukça açık ve cesur sahnelerin olduğu bir film olarakta akıllarda yer etmiştir.
Femme fatale kadın tiplemesiyle Sharon Stone’un performansı sinema dünyasında unutulmazlar arasında yerini almıştır. Rol için Kim Basinger, Emma Thompson, Michelle Pfeiffer, Greta Scacchi, Julia Roberts ve Meg Ryan gibi bir çok ünlü kadın oyuncunun adı geçmiş ama sonunda Sharon Stone rolü almıştır.
Filmdeki Johnny Boz Club sahneleri, Warner Bros Stüdyolarında kurulmuş bir sette çekilmiştir. Film, gay ve lezbiyen komüniteleri tarafından büyük tepki çekmiş ve San Francisco Polisi grupların ayaklanmasını bastırmak için hergün şehrin heryerinde görevli olarak durmuşlardır.

Swept Away

queennothing | 25 February 2009 10:05

1926 doğumlu İtalyan yönetmen Lina Wertmüller‘in 1974 yılında yazıp yönettiği “Travolti Da Un Insolito Destino Nell’Azzurro Mare D’Agosto” adlı filmde Giancarlo Giannini ve İtalyan aktris Mariangela Melato başrolde yer alıyordu.

2002 yılında yönetmen Guy Ritchie, filmi kendi kameralarıyla ve farklı oyuncularla tekrar çekmek istedi ve ortaya Madonna ile Adriano Giannini‘nin (filmin ’74 yılındaki versiyonunda yine aynı rolde yer alan Giancarlo Giannini’nin oğlu) başrollerini paylaştığı “Swept Away” çıktı.

Oldukça varlıklı olan Tony, eşi Amber‘i mutlu etmek için Yunanistan’dan başlayan uzun bir tekne gezisi düzenler. Fakat Amber, başta Tony olmak üzere, kendisi için yapılan hiçbir şeyden memnun olmayan, şımarık ve parasına güvenen bir kadındır. Kendilerine eşlik eden arkadaşları da dahil, tekne çalışanlarını kaprisleriyle bıktıran Amber, teknedeki balıkçı Giuseppe‘ye özellikle takmıştır. Giuseppe‘nin tuttuğu balıklardan, giydiği tişörte kadar karışan Amber, O’na kendince isimler takarak dalga geçmektedir.