bildirgec.org

Hollywood’a yepyeni bir sayfa açmış olan Orson Welles, 1915 ile 1985 tarihleri arasında yaşamış usta bir yönetmen, yapımcı ve başarılı bir aktördür. Edebiyat dünyasında büyük tartışmalara sebebiyet veren Franz Kafka’nın ‘Dava’ adlı eserinden uyarlanan “Le procès“de 1992 senesinde yaşamını yitiren aktör Anthony Perkins, 1928 doğumlu Fransız aktris Jeanne Moreau, Michael Lonsdale, Romy Schneider, Elsa Martinelli, Arnoldo Foà ve Welles’in kendisi rol alıyor. Çekimleri Fransa, İtalya ve Hırvatistan’da tamamlanan ve orjinal süresi 118 dakika olan film, İngilizce’ye ‘The Trial’, Türkçe’ye de ‘Dava’ olarak çevrildi. Welles’in en iyi filmlerinden biri olarak gördüğü “Le procès” için Jackie Gleason‘un rol alması isteniyordu ancak rolü Welles üstlendiği için Gleason’a yer verilmedi.

Sinemaya ‘Tarkovksi tarzı’ diye bir tanımlama getiren Rus yönetmen Andrey Tarkovskiy, 1932 ile 1986 tarihleri arasında yaşamış yaratıcı ve özgün bir yönetmendir. Tarkovski’nin yönetmenliğini yaptığı sinema filmi “Ivanovo detstvo” (Ivan’ın Çocukluğu), 1962 senesinde ilk olarak Moskova’da gösterildi. 2004 senesine kadar dünyanın pek çok yerinde gösterimi yapılan 95 dakikalık yapım, Ukrayna’da çekildi. Vladimir Bogomolov’un hikayesinden uyarlanan “Ivanovo detstvo”da Soyvet Rusya doğumlu Nikolay Burlyaev, Valentin Zubkov ve Yevgeni Zharikov rol alıyor. Venedik Film Festivali’nde Altın Ayı Ödülü’ne layık bulunan film, Tarkovksi’nin ilk uzun metraj deneyimidir.
Ivan, henüz 12 yaşında bir çocuktur. İkinci Dünya Savaşı’nda Naziler’in ailesine uyguladığı vahşete tanıklık eden küçük Ivan’ın durumu ve bu durumun geleceğini nasıl şekillendireceğini anlatan yapım, seyredilmesi gereken klasikler arasında yer alıyor.

1918 ile 1983 tarihleri arasında yaşamış olan Amerikan yönetme Robert Aldrich‘in yönetmenliğini yaptığı sinema filmi “What Ever Happened to Baby Jane?“, 1962 senesinde vizyona girdi. Henry Farrell’in kitabından uyarlanan yapım, En İyi Kadın Oyuncu, En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu, En İyi Ses ve En İyi Görüntü dallarında Oscar’a aday gösterilirken, En İyi Kostüm Tasarımı dalında Oscar Ödülü’ne layık görüldü. 1989 senesinde kaybettiğimiz aktris Bette Davis ile Amerikan aktris Joan Crawford‘un başrollerini paylaştıkları filmde Amerikan aktör Victor Buono, Wesley Addy, Maidie Norman, Anne Barton, Marjorie Bennett ve Anna Lee gibi isimler de rol alıyor.

1922 senesinde dünyaya gelen İtalyan yönetmen Pier Paolo Pasolini, 1975 tarihinde cinayete kurban gitti. Pasolini’nin yönetmenliğini yaptığı sinema filmi “Mamma Roma“, 1962 senesinde vizyona girdi ve Roma’da çekildi. 1973 senesinde kaybettiğimiz İtalyan aktris Anna Magnani ile Ettore Garofolo’nun başrollerini paylaştıkları “Mamma Roma“, senelerce beden işçiliği yapmış orta yaşlı bir kadının artık kabuğuna çekilmek istemesini ve oğluyla olan ilişkisini anlatıyor.

Kişinin bencilce arzu ve isteklerinden başını kaldırıp, toplumsal sorumluluklarının bilincine erişmesinden bahseden Pasolini, “Mamma Roma“da bu fikrini bir hayat kadını üzerinden anlatıyor. Film, Venedik Film Festivali’nde Altın Aslan’a aday gösterildi.

Yazar Harper Lee’nin kitabından uyarlanan sinema filmi “To Kill a Mockingbird” (Bülbülü Öldürmek), 2008 senesinde hayatını kaybeden yönetmen Robert Mulligan tarafından çekildi. 2 Milyon Dolar gibi bir bütçeyle tamamlanan yapım, En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Set Dekorasyonu ve En İyi Senaryo dallarında Oscar Ödülü kazandı. Amerikan aktör Gregory Peck‘in başrolünde yer aldığı filmde 1967 senesinde hayatını kaybeden aktör Frank Overton, Amerikan aktör Brock Peters, John Megna ve Robert Duvall rol alıyor.

1922 senesinde Amerika’da dünyaya gelen yönetmen Blake Edwards, 2010 senesinde hayatını kaybetti. Yönetmenin 1962 senesinde çektiği sinema filmi “Days of Wine and Roses“in senaryosu J.P. Miller tarafından yazıldı. Ülkemizde 1965 senesinde ‘Şarap ve Gül’ adıyla vizyona giren filmin çekimleri Kaliforniya’da yapıldı. Filmde 2001 senesinde hayatını kaybeden iki Oscar Ödüllü Amerikan aktör Jack Lemmon, 1991 senesinde hayatını kaybeden aktris Lee Remick, Charles Bickford, Jack Albertson, Maxine Stuart, Alan Hewitt ve Jack Klugman rol alıyor. ‘En İyi Kadın Oyuncu’ ve ‘En İyi Erkek Oyuncu’ başta olmak üzere toplam dört dalda Oscar adayı olan ve ‘En İyi Şarkı’ Ödülü’nü kazanan filmde Henry Mancini’nin seslendirdiği ‘Days of Wine and Roses’ parçası uzun süre gündemden düşmedi.

Fransız Yeni Dalgası’nın usta yönetmenlerinden François Truffaut‘un çektiği sinema filmi “Jules et Jim“, 1962 senesinde vizyona girdi. En İyi Yabancı Film ve En İyi Kadın Oyuncu dallarında BAFTA adayı olan filmin çekimleri Fransa’da yapıldı. Filmde Fransız aktris Jeanne Moreau, 1994 senesinde kaybettiğimiz Avusturya doğumlu aktör Oskar Werner ve aktör Henri Serre rol alıyor.
İki erkek ve bir kadın arasındaki ilişkiyi konu edinerek bu türden filmlere ilham kaynağı olan “Jules et Jim“, Henri-Pierre Roché’nin romanından uyarlandı.

1899 ile 1981 yıllarında arasında yaşayan Oscar Ödüllü yönetmen Norman Taurog‘un yönetmenliğini yaptığı sinema filmi “Girls! Girls! Girls!“in başrolünde efsanevi pop yıldızı Elvis Presley yer alıyor. Amerika’da 1962, ülkemizde 1965 senesinde vizyona giren müzikal komedide Presley‘in yanısıra Altın Küre Ödüllü Amerikan aktris Stella Stevens, Laurel Goodwin, Jeremy Slate, Benson Fong ve Robert Strauss da rol alıyor. Allan Weiss’in senaryosunu yazdğı “Girls! Girls! Girls!”, 1963 senesinde ‘En İyi Müzikal Film’ dalında Altın Küre’ye aday gösterildi. Ayrıca, Elvis’in filmde söylediği şarkılar da (Girls! Girls! Girls!, A Boy Like Me, A Girl Like You, Earth Boy, Dainty Little Moonbeams, Song Of The Shrimp, The Walls Have Ears, We’ll Be Together, Because Of Love, I Don’t Want To, Where Do You Come From) oldukça beğenildi

Fransız Yeni Dalgası‘nın öncüsü diyebileceğimiz 1930 doğumlu Jean-Luc Godard, “Vivre sa Vie“yi (My Life To Live: Hayatı Yaşamak) 1962 senesinde çekti. Marcel Sacotte’nin kitabından uyarlanan 85 dakikalık yapım için klasik bir Godard eseri diyebiliriz. Özgün bir sinemacı olan Godard, hayatı yaşamak için hayattan çekinmemeyi öğrenen ve kendini fütursuzca hayata savuran bir insanın hikayesinden bir parça sunuyor.
Filmde 1940 doğumlu aktris Anna Karina, 1994 senesinde hayatını kaybeden aktör Sady Rebbot, 2003 ssenesinde hayatını kaybeden Fransız aktris Monique Messine, Henri Attal, 1931 doğumlu yapımcı ve yönetmen André S. Labarthe ve Guylaine Schlumberger rol alıyor.

Aktris olmak hevesiyle sahip olduklarından vazgeçme cesaretini gösteren Nana, 22 yaşında, deyim yerindese ‘gözü dışarda’ bir kadındır. Sinema camiasına girmek isteyen genç Nana’nın yolu, sinemaya değil, iş peşinde hayat kadını olarak kaldırımlara sapar.

1915’te Çin’de doğan ve 1994’te Fransa’da hayatını kaybeden yönetmen Terence Young‘un yönetmenliğini yaptığı 1962 çıkışlı sinema filmi “Dr. No“, James Bond Serisi‘nin ilk filmidir. İngiliz gazeteci/ yazar Ian Fleming‘in romanından uyarlanan yapımda Oscar Ödüllü İngiliz aktör Sean Connery, 2009 senesinde hayatını kaybeden Kanadalı aktör Joseph Wiseman, ‘Bond Kızı’ olarak İsveçli aktris Ursula Andress, 1998 senesinde hayatını kaybeden New Yorklu aktör Jack Lord, 1981 senesinde hayatını kaybeden İngiliz aktör Bernard Lee, Kanadalı aktris Lois Maxwell ve İngiliz aktör Peter Burton rol almakta.
Bir süre önce görev gereği Jamaika’ya gönderilen Ajan John Strangways, sekretiyle birlikte ortadan kaybolmuştur. Ajana ulaşamayan patronu, ortada ters bir durum olduğunu anlar ve en iyi ajanı James Bond’u (007) Jamaika’ya, Ajan Strangways’ı bulmayaa gönderir.

Strangways’ın Jamaika’daki görevi konusunda kendince şüpleri olan Ajan Bond, olayı araştırmaya karar verir. Araştırmaları, onu Çinli’lere ait olan Fire Adası’na sürükler ve genç adam adaya doğru yol alır. İçinde yaşayanların ‘canavarlı’ olduğuna inandıkları bu ada, Doktor Julius No’nun buyruğu altındadır ve Ajan Bond, parazitin kaynağının Dr. No olduğunu keşfeder.